Uzmanlar hızlı radyo patlamalarının uzaylılar tarafından uzay gemileri için üretiliyor olabileceğini iddia ediyor
Hızlı radyo patlamalarının (HRP), uzaylı uygarlıklar tarafından gemilerinin hareket ettirilmesi için kullanılıyor olabileceği yönünde bir çalışma yayımlandı…
Hızlı radyo patlamaları (HRP) [İng. fast radio burst – FRB], 2007 yılında keşfedildiklerinden beri bilim insanları tarafından merakla takip ediliyor ve araştırılıyor. Ancak bu olayların doğal kökenlerine dair henüz tatmin edici bir açıklama yapılabilmiş değil. Harvard Üniversitesi, Smithsonian Astrofizik Merkezi’nde görev yapmakta olan Avi Loeb ve Manasvi Lingnam’ın tarafından öne sürülen en son açıklama ise, hızlı radyo patlamalarının, uzaylı uygarlıklar tarafından uzay gemilerinin yıldızlararası uzay boşluğunda hareket ettirilmesi için kullanılıyor olabileceği yönünde.
Hızlı radyo patlamalarının, Avusturalya’daki Parkes Gözlemevi’nde ilk kez gözlemlendikleri zamandan beri toplam 17 defa gözlemlenmiş olduğu belirtiliyor. Bu olaya neyin neden olduğu bilinmiyor, ancak bilim insanları tarafından olası nedenler arasında süperkütleli nötron yıldızları, gama-ışını patlamaları, Güneş’te de gerçekleşenlere benzer yıldız patlamaları olabileceği düşünülüyor. Ancak tüm bu öneriler, hızlı radyo patlamalarının tuhaf özelliklerini henüz tam olarak açıklayabilmiş değil.
Örneğin, Loeb, parlaklık sıcaklıklarının 1037 gibi yüksek bir seviyede olması hakkında “Bu seviyede ışıma gerçekleşebilmesi için bu mertebede sıcaklığı olan bir yüzey gerekiyor; halihazırda bilinen pulsar’larınkinden on milyarlarca kat daha güçlü olan böyle bir parlaklıkta radyo patlamalarının gerçekleştiği bir gök cismi bilinmiyor,” diyor.
FRB 121102’ye ait galaksi (görsel: Gemini Observatory/AURA/NRC)
Hızlı radyo patlamalarının diğer bir tuhaf tarafının da, bu kadar yüksek parlaklıkta patlamaları üretebilecek çaptaki, örneğin bir yıldızın çöküşü gibi bir olaydan bekleneceğinin aksine, tahmin edilemeyen aralıklarda gerçekleşiyor olmaları. Hızlı radyo patlamalarının ayrıca, yine bu tür olaylardan bekleneceğinin aksine yalnızca belli bir spektrum içerisinde kalan frekanslarda gerçekleştiği belirtiliyor. Loeb, “bu ipuçları olayların yapay kökenleri olabileceğini işaret ediyor,” diyor.
Bu gibi nedenlere dayanarak, Loeb ve Lingnam’ın, keşifleri on yıl öncesine dayanmasına rağmen henüz tatmin edici bir şekilde açıklamamış olan hızlı radyo patlamalarının uzaylı bir uygarlık tarafından uzay gemilerini hareket ettirmek için kullanıyor olabileceğine dair bir makale yayımladıkları belirtiliyor. Uzmanların çalışmada bu uzun mesafeli radyo darbelerinin güçlü bir yapay kaynak tarafından üretiliyor olabileceği fikri üzerine giderek, bu tür bir teknolojinin yapılabilirliği ve olası kullanım alanını tartıştıkları ifade ediliyor.
Çalışmada, eğer HRP’ler Güneş enerjisi ile üretilmeye çalışılsa, gözlemlenen enerji seviyesindeki patlamaların üretilebilmesi için Güneş enerjisinin, Dünya’nın yaklaşık olarak 2 katı büyüklüğünde bir yüzeyde toplanmasının yeterli olacağı belirtiliyor. Bu yüzeyin bahsedilen büyüklükteki bir gezegene veya Dyson Küresi gibi gezegen dışı bir megayapıya ait olabileceği ifade ediliyor. Oluşması beklenecek son derece yüksek sıcaklıklar altında yapının zarar görmemesi için ise su bazlı dev bir soğutma sistemine ihtiyaç duyulacağı söyleniyor.
Bu şekilde üretilen HRP’lerin kullanım amacına gelince, bunun yıldızlararası veya galaksilerarası, diğer zeki yaşam formlarına varlıklarını bildiren bir sinyal sistemi olabileceği öne sürülüyor. Bunun dışında, yapının yıldızlararası seyahat eden uzay araçlarına itki sağlamak olabileceği de düşünülüyor.
Stephen Hawking ve Rus milyarder Yuri Milner’ın 2016’da destekledikleri Starshot projesi göz önünde bulundurularak ele alındığında, bu seviyedeki bir enerjinin milyonlarca tonluk bir görev yükünü hareket ettirebilecek bir ışık yelkenine itki sağlıyor olabileceği belirtiliyor. Lingnam “Bu, yıldızlararası hatta galaksilerarası mesafe boyunca canlı yolcular taşımak için yeterli,” diyor.
HRP’lerin neden Dünya’dan gözlemlenebilir olduğunu ise Loeb “radyo ışınlarının kaynağı Dünya’ya göreli hareketi nedeniyle uzayı radar gibi tarıyor,” şeklinde açıklıyor. “Bu durum kaynağın kendisinin, üzerinde bulunduğu gezegenin, sisteme ait yıldızın veya içerisinde bulundukları galaksinin hareketinden kaynaklanıyor olabilir.”
Elbette çalışma yalnızca bir olasılığı incelediği için uzaylılar hakkında heyecana kapılmamak gerekiyor. Yine de çalışmanın Astrophysical Journal Letters’da yayımlanmak için kabul edildiğini de belirtmekte fayda var.